Eşine ihanet etti bedelini canıyla ödedi

Başına büyük felaketler gelen Fuat evliydi ve bir oğlu vardı. Her gün sokakta binlercesini gördüğümüz insanlardan birisiydi. Evinden işine, işinden evine giden, aklından kötülük geçmeyen, varını yoğunu ailesine feda eden iyi yürekli bir babaydı.

Evine bir gün geç gitmez ne karısını ne de oğlunu merakta bırakmazdı. Elinden geldiğince iyilik yapar kimseyi zora sokmazdı. Ondan bahsedenler hep iyiliğinden bahsederdi.


Hem ailesinin hem de kendisinin başına gelenlerden önce birisi çıkıp da bu adam böyle şeyler yaptı da başına şöyle şeyler geldi dese kimse inanmazdı. Kimse onun bir fenalık yapacağına inanmadığı gibi böyle iyi bir insanın başına kötü bir şey geleceğini de kabul etmezdi.
Dünya garip ve acımasız bir yer olduğunu Fuat’ın başına gelenlerle bir kez daha gösteriyordu.


Fuat inşaat malzemeleri satan bir yerin sahibiydi. İşleri gittikçe büyüyor, kazancı giderek artıyordu. Görünürde her şey yolundaydı. Mutlu bir ailesi, güzel bir işi, iyi niyetleri vardı.


Fakat güneşli bir mayıs günü iş yerini ziyaret eden bir kadınla tanışmasından sonra hayatı bir daha asla eskisi gibi olmayacak şekilde değişmişti.
O iş yerine gelen kadına her müşterisine davrandığı gibi davranmış, güleryüzü eksik etmemişti. Onunla ilgilenmiş nasıl yardımcı olacağını düşünüp durmuştu.


O böyle iyiyken karşısında duran kadın en kötü niyetlerini gerçekleştirmek için onu çoktan seçmiş, şimdiyse harekete geçmişti.
Fakat talih bu sefer öyle farklı yollardan şaşırtmıştı ki Fuat’ı bugüne kadar böylesi ne görülmüş ne duyulmuştu.


Duyanların ağızları açıkta kalıyor ne diyeceklerini şaşırıyorlardı. Dünya da böyle kan donduran şeyler oluyor muydu? İnsanlar böyle şeylere nasıl cesaret edebiliyor, nasıl yaşayabiliyorlardı?

Bir aşk nasıl bir vahşete dönüşüyordu? Şeytanın bile aklına gelmeyecek bir şeyi bir kadın nasıl rahatlıkla sevdiği adama yapabiliyordu?

Fuat gerçekleri gördüğünde her şey için geç kalınmıştı. Bir daha geriye asla dönemeyecek hatalar yapmıştı.