Foto Galeri
Böyle Aşklar Kaldı mı Dedirten Hikaye
Eskisi kadar mutlu görünmüyor, konuşmaktan kaçınıyordu. Onu neşelendirmek için, sahildeki evi hatırlattı ve çizdiği projeyi verdi kadın ama hiç beklemediği bir cevap aldı:
-Canım, o ev bizim bütçemizi aşıyor. Sen en iyisi o evi unut.
Mutsuzluk, mutluluğun tadına alışmış insanlara daha da acı, daha da çekilmez gelir. Kadın, hiç sevmedi bu beklenmedik misafiri. Derdini söylemesi için yalvardı adama.
Senin için ölürüm, biliyorsun, ne olur anlat diye dil döktü boş yere. Yıllardır sevdiği adam, duyarsız ve sevgisiz biriyle yer değiştirmişti sanki.
Ona ulaşmaya çalıştıkça, beton duvarlara çarpıyordu kadın, her çarpmada daha fazla kanıyordu yüreği.
Bir gün, çocukluğunun, gençliğinin ve bütün hayatının birlikte geçtiği arkadaşına dert yanarken, artık dayanamıyorum, sana söylemek zorundayım diye sözünü kesti arkadaşı:
-O, seni aldatıyor. İş yerimin tam karşısındaki restoranda genç bir kadınla yemek yiyor her öğlen. Sonra sarmaş dolaş biniyorlar arabaya.
-Sus, sus çabuk, duymak istemiyorum bu yalanları, diye bağırdı kadın. Onca yıllık arkadaşını, kendisini kıskanmakla suçladı.
Ertesi gün, öğle vakti o restoranın hemen karşısında bir köşeye sindi sessizce ve peri masallarının sadece masal olduğunu anladı.
Kocasının eskiden aynı hastanede çalıştığı genç çocuk doktorunu tanıdı hemen. Bazen evlerinde ağırladıkları kadına nasıl sarıldığını gördü adamın.
Akşam kocası eve gelir gelmez, bazen bağırıp, bazen ağlayarak, bazen ona sımsıkı sarılıp, bazen de yumruklayarak haykırdı suratına her şeyi. İnkar etmedi adam.
Zamanla duyguların değişebildiği, insanların orta yaşa geldiklerinde farklılık aradığı gibi bir şeyler geveledi ağzında ve bavulunu alıp gitti evden.
Kapıdan çıkarken, son bir kez kucaklamak isterim seni diyecek oldu ama kadın defol, dedi nefretle. İlk celsede boşandılar...
DEVAMINI OKUMAK İÇİN GÖRSELE T|KLAYARAK İLERLEYİNİZ